Kiraya veren ile kiralayan arasında imzalanan belge ile kiracının belirlenmiş olan tarihte herhangi bir ihtara gerek kalmaksızın taşınmazı tahliye edeceğine ilişkin verdiği taahhüttür. Tahliye taahhütnamesinde kiracının imza atması yeterlidir, kiralayanın imzası aranmamaktadır.
Kira tahliye taahhütnamesi,kira sözleşmesi taraflarca akdedildikten sonra imzalanmalıdır. Yargıtay yerleşmiş içtihatlarında kira sözleşmesi imzalandığı anda yapılan kira tahliye taahhütnamesini kabul etmemektedir. Yargıtay’ın bu görüşte olmasının hukuki gerekçesi ise kiraya veren karşısında güç durumda olabilecek kiracının mecbur kalarak kira tahliye taahhütnamesini imzalayabileceği olasılığını göz önünde tutmasıdır.
Kira tahliye taahhütnamesinin düzenlenmesi sırasında bir diğer sorunda çoğu zaman kiraya verenin tarih atılmayan bir taahhüde kiracının imzasını atmasını istemesi ve kiracının bunu da imzalaması sorunudur. Yargıtay bu konu hakkında boş tahliye taahhütnamesine imza atan kiracının, bunun sonuçlarına katlanmayı kabul ettiği görüşüdür. Yargıtay için önemli olan taahhütname üzerinde ki imzanın kiracıya ait olup olmadığı hususudur. Kiracı imzaya itiraz ettiği andan itibaren öncelik olarak, imzanın kiracıya ait olup olmadığının tespiti sonrasında tahliye kararı verilecektir. Üzerine tarih atılmadan oluşturulan taahhüde dayanarak bulunduğu günün tarihini atan kiraya veren yasal yollardan uyuşmazlığa konu hakkında yasal yollara başvurabilmektedir.
Kiraya verenin elinde ki taahhütnamede ki tahliye tarihi geldiğinde yasal yollara başvurma ya da tahliyeyi isteme zorunluluğu bulunmamaktadır. Taahhütnamenin akdedildiği tarihile tahliye tarihi arasında meydana gelen olgular sonucu kiraya veren kiracının taşınmazda kiracı olarak devam etmesini isteyebilir. Kiraya verene tanınmış sınırsız bir hak gibi görünmüş olsa da kiraya veren elinde bulundurduğu taahhütnameyi sürekli ve geçerli bir güvence olarak görmemelidir.
Tahliye davası veya tahliye takibi tahliye tarihinden itibaren 1 ay içerisinde açılmalıdır. 1 aylık süreyi kaçıran kiraya veren kira sözleşmesini dayanak göstererek kira sözleşmesini ortadan kaldıramayacaktır.Kiraya verenin dava veya takip hakkının kullanımını süre ile kısıtlayıcı bir düzenleme yapılmasında ki sebep ise kiraya verenin keyfi uygulamalarının önüne geçerken, kiraya veren ile eşit konumda olmayan kiracının haklarının kullanımına hukuki bir zemin hazırlamaktır.
TBK madde 352/1; Kiracı, kiralananın teslim edilmesinden sonra, kiraya verene karşı,kiralananı belli bir tarihte boşaltmayı yazılı olarak üstlendiği hâlde boşaltmamışsa kiraya veren, kira sözleşmesini bu tarihten başlayarak bir ay içinde icraya başvurmak veya dava açmak suretiyle sona erdirebilir.
YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ E. 2013/8268 K.2013/11198 T. 27.6.201
Davacı kiralayan tarafından davalı kiracı hakkında tahliye taahhüdüne dayanarak başlatmış olduğu icra takibine borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı itirazın kaldırılması, takibin devamı ve tahliye isteminde bulunmuştur. Tahliye taahhüdüne dayalı icra takibinde, dayanak tahliye taahhütnamesi noterlikçe tanzim veya tasdik edilmiş değildir. Alacaklı imzası ikrar olunsa bile tarihi inkar edilen tahliye taahhüdüne dayalı itirazın kaldırılmasını isteyemeyeceğinden, uyuşmazlığın halli yargılamayı gerektirir. Davalı kiracı tanzim tarihine karşı çıkmış olmakla uyuşmazlığın yargılamayı gerektiğinden bahisle itirazın kaldırılması ve tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken tahliyeye karar verilmesi hukuka aykırıdır.
KARAR : Davacı kiralayan tarafından davalı kiracı hakkında tahliye taahhüdüne dayanarak başlatmış olduğu icra takibine borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, takibin devamı ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece itirazın kaldırılması,takibin devamı ve tahliyeye karar verilmesi üzerine karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı 2.3.2013 tarihinde başlatmış olduğu icra takibi ile 31.3.2012 tanzim ve 1.3.2013 taahhüt tarihli belgeye dayanarak taşınmazın tahliyesini istemiş, davalı borçlu süresi içinde yapmış olduğu itirazında,takibe dayanak yapılan taahhütnamenin ilk kira sözleşmesiyle birlikte boş olarak verildiğini, taahhütnamenin kanunun aradığı şartlara haiz olmadığını belirterek taahhütnamenin geçersiz olduğu itirazında bulunmuştur. Davacı alacaklı takibin durması üzerine icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasına ve takibin devamına karar verilmesini istemiştir. Tahliye taahhüdüne dayalı icra takibinde, dayanak tahliye taahhütnamesi noterlikçe tanzim veya tasdik edilmiş değildir. İ.İ.K.nun 275. maddesi ve 4.12.1957 tarih, 11/26 Sayılı ibk gereğince alacaklı imzası ikrar olunsa bile tarihi inkar edilen tahliye taahhüdüne dayalı itirazın kaldırılmasını isteyemeyeceğinden, uyuşmazlığın halli yargılamayı gerektirir. Somut olayda davalı kiracı tanzim tarihine karşı çıkmış olmakla uyuşmazlığın yargılamayı gerektiğinden bahisle itirazın kaldırılması ve tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi doğru değildir. Karar bu sebeple bozulmalıdır.
Mizgin Doğan Hukuk Bürosu © Copyright 2019 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.
[Kod-Blog-Icerik]