Sözleşmeye aykırı davranan taraf, sözleşmeye aykırılık sonucu oluşan zararı tazmin etmek zorundadır. Sözleşmeye aykırılıktan doğan zarar, maddi zarar olabileceği gibi manevi zarar da olabilir. Zarar verici olay nedeniyle bir kimsenin rızası dışında varlığında meydana gelen azalmaya zarar denir.
Zarar, bir kişinin malvarlığına yönelik ise maddi zarar söz konusu olur. Manevi zarar ise bir kimsenin maddi malvarlığında değil de manevi varlığında oluşan acı, üzüntü, sıkıntı, bunalım sebebiyle oluşan zarardır.
Manevi tazminat, manevi zararın giderilmesi, manevi zararın tazmin edilmesidir. Başka bir tanımla zarar görenin kişilik değerlerinde iradesi dışında meydana gelen eksilmenin giderilmesidir.
T.C. Anayasasının 5, 12, 17, 20 ve 26. maddeleri kişilik değerlerinin önemine ve bu değerlere yönelik ihlallere karşı korumaya vurgu yaparken; Türk Medeni Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu çeşitli maddelerinde manevi zararı ve manevi tazminatı düzenlemiştir. Buna göre, Türk Medeni Kanunu m. 26, 121, 158/f. 2, 174/f. 2 ve TBK m. 56’da manevi tazminat davası açılabilecek haller özel olarak sayılmıştır. Türk Borçlar Kanunu m. 58 ise manevi tazminata ilişkin genel bir hüküm niteliğindedir. Özel bir düzenlemeyle koruma altına alınmamış kişilik değerlerinin ihlal edilmesi hâlinde, manevi zarar gören manevi tazminat davasını bu hükme dayanarak açabilir.
Manevi tazminatın amacı, zarar görenin fiziksel ve ruhsal acıları sebebiyle oluşan mutsuzluk hissini ortadan kaldırarak huzur ve memnuniyetini sağlamaktır. Manevi tazminat ile bu mutsuzluk hissi mutluluk duygusuyla denkleştirilmeye, parayla tatmin edilmeye çalışılmaktadır. Manevi tazminatın başka bir amacı, hukuka aykırı fiile sebep olan kişiyi cezalandırmaktır. Manevi tazminatın son amacı ise, uğranılan manevi zararın telafi edilmesi ve zarar görenin kişi varlığının hukuka aykırı fiil öncesindeki duruma getirilmesidir.
Haksız fiil sorumluluğunun koşulları oluşmuş ise manevi zarar gören, manevi zararının karşılanmasını isteyebilir. Bununla birlikte sözleşmeye aykırılık hâlinde de manevi tazminat istenebileceği Yargıtay tarafından kabul edilmektedir. Bunun şartlarına ve manevi tazminata ilişkin Yargıtay’ın önüne gelen örnek olaylara aşağıda değineceğiz
Sözleşmeye aykırılıktan doğan sorumluluk hükümlerine göre manevi tazminat talep edilebileceğini düzenleyen açık bir kural Türk Borçlar Kanununda bulunmamaktadır. Bununla birlikte, Türk Borçlar Kanunu m. 112’ye göre, borçlu kusursuz olduğunu ispat edemedikçe, borcun hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi nedeniyle doğan zarardan sorumludur.
Bu maddede akla ilk maddi zarar gelmiş olsa da Yargıtay borcun ifa edilmemesinin manevi zarara yol açmasını da mümkün görmektedir.
Sözleşmeye aykırı davranıştan doğan manevi tazminatın talep edilebilmesi için, taraflar arasında geçerli bir sözleşmenin bulunması gereklidir. Geçerli bir sözleşme bulunmaması hâlinde, hukuka aykırı bir fiille kişilik hakkını ihlal eden taraftan, ancak koşulları gerçekleşmişse haksız fiilden doğan sorumluluk hükümlerine göre manevi tazminat talep edilebilir. Sözleşmenin geçerliliğinden şüphe duyuluyorsa bir avukata danışılmalıdır.
Sözleşmeye aykırılıktan doğan sorumluluk hükümlerinin uygulanabilmesi için borçlu sözleşmeye aykırı davranmalıdır. Eğer manevi zarar, borç ilişkisinden doğan bir yükümlülüğe aykırılıktan değil de genel davranış kuralına aykırılıktan doğmuş ise, sözleşmeye aykırılıktan doğan sorumluluk hükümleri değil, haksız fiilden doğan sorumluluk hükümleri uygulanır.
Kişilik hakkı, kişinin toplum içindeki saygınlığını ve kişiliğini serbestçe geliştirmesini temin eden varlıkların tümü üzerindeki haktır. Kişilik hakkının kapsamına neler gireceğinin teker teker sayılması ise mümkün değildir.
Kişinin hayatı, beden bütünlüğü, sağlığı, adı, resmi, özel hayatı, sırları, onuru ve haysiyeti, kişilik değerlerine örnek olarak verilebilir.
Manevi tazminat, sadece kişilik hakkı ihlallerinde talep edilebilir. Bu son derece önemli bir noktadır. Manevi tazminat talebi sadece kişilik hakkı ihlallerine özgülenmiştir. Sözleşmeye aykırılıktan doğan manevi tazminatın talep edilebilmesi için de alacaklının kişilik hakkının ihlal edilmesi gerekmektedir.
Hâkim, olayı değerlendirerek ihlalin varlığını ve kapsamını belirleyecektir. Burada kişilik hakkının ihlalinin ispatı için avukata da büyük pay düşmektedir.
Türk Borçlar Kanununa göre kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir.
Türk Borçlar Kanununa göre borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür.
Bu hükmün bir sonucu olarak borçlu, sözleşmeye aykırı davranarak alacaklının kişilik hakkını ihlal ederken, kusurlu olmadığını ispatlayamazsa, manevi tazminattan sorumlu olur. Manevi tazminat için kusurun ispatında da avukata büyük rol düşmektedir.
Yargıtay ve İstinaf Kararları Işığında Sözleşmeye Aykırılıkta Manevi Tazminat İstenebilecek Haller ve Manevi Zarar Örnekleri
Yargıtay önüne gelen bir olayda, davacı, Afrika seyahati için davalı şirket ile paket tur sözleşmesi imzalamış. Ancak davacıların valizleri, dönüş seyahatinde şirketin kusurlu hareketi ile kaybolmuştur. Davacılar, valizlerinin bulunması sürecindeki zorluklar sebebiyle tatillerinin ıstıraba dönüştüğünü belirtmişlerdir. Yargıtay, davalı şirketin ilgili sözleşmeye göre ulaşım hizmetlerinin eksiksiz olarak yerine getirilmesini sağlamakla yükümlü olduğunu ve davacıların tatillerinin strese sebep olması sebebiyle manevi zarara uğradıklarını dolayısıyla manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğine karar vermiştir (Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, T. 14.10.2010, E. 2010/3213, K. 2010/13240).
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun önüne gelen bir olayda davacılar, davalı şirkete ait bir düğün salonunu kiralamışlardır. Sözleşmeye göre, sadece salonu kiraya veren şirketin anlaşmalı olduğu diğer davalı şirket tarafından fotoğraf ve video çekiminin yapılacağı kararlaştırılmıştır. Buna rağmen düğüne ait videokasetlerinin hatalı çekilmesi nedeniyle kasetler teslim edilememiştir. Bu sebeple davacılar, manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ise düğün merasiminin insan yaşamında özel bir öneme sahip olduğunu, tekrarlanması mümkün olmayan anları içerdiğini, kayıtlarının teslim edilmemiş olmasının davacılarda manevi zarara yol açacağını ve davacıların manevi tazminat istemekte haklı olduklarını vurgulamıştır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, T. 30.11.2011, E. 2011/606, K. 2011/717).
Hac seyahati dönüşü, kutsal topraklardan gelen hediyelerin de bulunduğu bagajın kaybından dolayı manevi tazminata hükmedilmesi gerekmiştir (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, T. 12.11.2001, E. 2001/5985, K. 2001/8861).
Turist olarak gidilen bir yurt dışı seyahatinde diline ve kültürüne yabancı olunan bir ülkenin havalimanında valizin kaybolması durumunda yaşanılan şaşkınlık ve çaresizlik sebebiyle manevi tazminata hükmedilmesi gerekir (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, 14. Hukuk Dairesi, T. 29.03.2018, E. 2018/125, K. 2018/331).
Yakın bir arkadaşının nişan törenine otobüsle giden davacının bu törende giyeceği ayakkabı ve elbisesi ile diğer özel eşyalarının da bulunduğu valizinin zarar görmesi sebebiyle, sözleşmeye aykırılık hâlinde manevi tazminat koşullarının oluşur (İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi, T. 27.02.2017, E. 2017/44, K. 2017/137).
Bavulları kaybolan davacıların opera ve bale gibi etkinlikler için giyecekleri kişisel öneme sahip özel kıyafetlerden mahrum kalmalarının ruh dünyalarında yaratacağı sarsıntı nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi gerekir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, T. 12.12.2001, E. 2001/11-1161, K. 2001/1152).
Balayı yapmak amacıyla paket tur sözleşmesi yapan çiftin vize sorunu nedeniyle iyi bir tatil geçirememesinin, balayının hayat boyunca iz bırakacak ve özel bir dönem olması nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi gerekir (Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi, T. 15.05.2019, E. 2018/1624, K. 2019/516).
Mizgin Doğan Hukuk Bürosu © Copyright 2019 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.
[Kod-Blog-Icerik]